İSLAM TARİHİNDE VE TOPLUMSAL HAYATTA CAMİLER NEYİ İFADE EDER?
1- İslam toplumu ve devleti için cami çok büyük önem arz etmektedir. Onun için peygamberimiz Medine’ye hicret ederken ilk işi cami inşa etmek olmuştur.
2- Peygamberimiz cami yerini satın almadan caminin inşasına başlamamıştır. Bu da caminin inşasında helale dikkat etmenin gerekliliğini göstermektedir. Fakat günümüzde maalesef bu hassasiyet görülmektedir.
3- Hazreti peygamber ve sahabeler birbirlerine yardım ederek camiyi inşa etmişlerdir. Bu davranış İslam’ın yardımlaşmaya verdiği önemi sergilemektedir.
4- Hazreti peygamber ensar ve muhacirlerle birlikte çeşitli şiirler söylemişler ve birbirlerini taltif etmişlerdir. Bu davranış nezaketi, zamana göre hareket etmeyi ve cihad, cami yapılırken insanı heyacana getiren şiir ve ezgileri söylemenin olduğunu öğretmektedir.
5- Hazreti peygamber mescidi yaklaşık 100 zira genişliğinde ve yaklaşık o kadar uzunluğunda inşa etmiştir. Peygamberden sonra Hazreti Ebubekir mescitte hiçbir değişiklik yapmamış, Hazreti Ömer ise aynı ölçüde camiyi yenilemiş fakat hiç ziyade etmemiştir. Hazreti Osman ise camiyi çok genişletmiş duvarlarını renkli taşlardan ve kireçten yapmıştır. Halifelerin bu davranışı; İslam da içtihada ihtiyaç olduğunu ve yapılmasının gerekliliğini göstermektedir.
6- Şüphesiz İslam akidesinin ve adabının insanlara öğretilmesinin yeri camilerdir. Fakat zamanımızda maalesef camiler bu ruhtan uzaktır ve uzak bırakılmıştır.
7- Evet İslam’ın kardeşliği ve muhabbeti ancak camilerde pekişmektedir. Çünkü her gün Müslümanlar 5 vakit bir araya gelip kardeşliklerini ve muhabbetlerini yenilemektedir.
8- Şüphesiz camiler adaletin ve eşitliğin insanlara verildiği yerdir. Çünkü camide cumhurbaşkanı ile hizmetlisi aynı safta Allah’a ibadet eder.
9- Şüphesiz camiler Müslümanlar arasında ayrılığı kaldırıp, tek vücut olmalarına vesile olacak yegâne mekândır. Fakat maalesef zamanında camiler tefrikaya ve ihtilafa sebep bırakılmıştır.
10- Camiler ibadet yeri olduğu gibi eğitim- öğretim diğer meşru etkinliklerinin de yeridir. Fakat asrımızda camiler öyle bir hale getirildi ki “camide konuşmak yasaktır” denilerek camiyi asıl fonksiyonundan ve ruhundan uzaklaştırdılar.
11- Cumhurun görüşüne göre yetim büluğa ermeden onunla alışveriş yapmak caiz değildir. Fakat Hanefilere göre caizdir.
12- Cumhur Hanefilerin ileri sürdükleri Peygamberin cami inşasında yetim ile alışveriş yapma delilini şöyle reddetmektedir ;
a) Hz. Peygamber’in (sav) mescid yerini iki yetimden değil, velayetinde bulundukları amcalarından aldığını,
b) Peygamberimiz bütün Müslümanların umum velisi olduğu için yetimlerden mal alabileceğini söylemişlerdir.
13- Kabirlerdeki kemikler yok olmuşsa, kan ve irin kalmamışsa orada cami inşa edilebilir. Çünkü necaset diye bir şey kalmamıştır.
14- Müşriklerin kabirleri açılıp oradaki kemikler başka bir yere aktarılırsa, orada da cami inşa etmek caizdir, fakat bir arazi sadece kabristan için vakfedilmişse cami yapmak caiz değildir. Çünkü vakıf yapıldığı şekil üzerine devam etmelidir.
15- Cumhurun görüşüne göre camileri güçlendirmek müstahaptır, fakat süslendirmek haramdır. Fakat ne gariptir bundan etkilenmeyen cami yok gibi gözüküyor.
16- Camilere kur-an yazmak caizdir, fakat kıble tarafına yazmak mekruhtur. Asrımızdaki çoğu camilerde maalesef buna riayet edilmemektedir.
17- Camiye vakfedilen malı nakış ve süs için kullanmak haramdır. Evet camiyi inşa eden kişi kendi malından yaparsa mekruhtur, vakıf malından yaparsa sorumlu olur ve geri ödemesi gerekir.
18- Maalesef zamanımızda ki camiler, süslü püslü bir şekilde yapılmaktadır. Fakat ibadetten uzak sadece mimarisi ve nakışları ile övünülmektedir.
19- Şüphesiz camilerin insanlara ahireti hatırlatması gerekirken, maalesef günümüzdeki camiler dünyayı ve dünyevileşmeyi hatırlatmaktadır.
20- Ne gariptir ki günümüzde bazı şeyler her ne kadar görünüşte din kabul edilse de hakikatte din ile alakası yoktur.
Selam ve dua ile (Alıntıdır)
Bir yanıt bırakın