CAMİDEN VE EVDEN ÇIKMA EDEPLERİ/ KURALLARI

                                                              BİRİNCİ BÖLÜM

                                                CAMİDEN ÇIKMA EDEPLERİ:

Müslüman kimse, her durumda İslâm’ın kurallarıyla edeplenmeye özen gösterdiği için o camiye girdiği zaman bu kurallara riâyet ettiği gibi camiden çıkarken bile İslâmî kurallara riayet ederek çıkar. Camiden çıkma edeplerinden bazıları şunlardır:

Birinci edep: Camiden sol ayakla çıkmak gerekir:

Cami edeplerinden namaz kılmak üzere camiye giren kimsenin sağ ayağıyla girmesi gerektiği ileride gelecektir. Nasıl ki sağ ayağıyla camiye girmesi gerekiyorsa, camiden sol ayağıyla da çıkması gerekiyor. Çünkü cami, diğer yerlerden daha fazla temiz olması gereken yerdir. İnsan camiden çıkarken, temiz bir yerden ona nispeten daha az temiz olan bir yere çıkacaktır.

İkinci edep: Allah’ı zikir etmek ve peygamberine salât ve selam getir-mek gerekir:

Bu konudaki bütün hadislerden anlaşılıyor ki; insan camiden çıkarken şöyle diyecektir: “Allah’ın adıyla, salat ve selam Allah’ın elçisi üzerine olsun. Allah’ım! Senin lütfundan isterim. Allah’ım! Beni, kovulmuş şeytandan koru.”

Bu hadislerden birisi de peygamberimizin (s.a.s.) şu sözleridir: “Sizden biriniz Cami’ye girdiği zaman Peygambere selam getirsin ve şöyle desin: “Allah’ım! Bana Rahmet kapılarını aç! Ve (camiden) çıktığı zaman peygambe-rine salât ve selam getirsin ve şöyle desin: “Allahım! Senin lütfundan isterim.”[1] Başka bir hadiste peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Sizden biriniz Cami’ye girdiği zaman Peygambere selam getirsin ve şöyle desin: “Allah’ım! Bana Rahmet kapılarını aç! Ve (camiden) çıktığı zaman Resulüne salât ve selam getirsin ve şöyle desin: “Allahım! Beni şeytandan koru!”[2]

Üçüncü edep : Bir sonraki namazda camiye dönmek niyetiyle çıkmak gerekir :

Bu da kalbin camiye bağlanmasındadır. Şüphesiz ki; Müslüman camiden çıkarken kalbi camiye bağlı kalır; yani Allah’ın evine tekrar dönme niyeti ile çıkar. Bir hadiste şöyle buyurulmuştur: “Yedi kişi var, Allah onları hiçbir gölgenin olmadığı kıyamet gününde kendi gölgesinde gölgeler: Adil imam, Allah’a ibadet içinde yetişen genç, Tekrar dönünceye kadar kalbi camiye bağlı olan kimse, Allah için birbirlerini seven, Allah rızası için bir araya gelip Allah rızası için birbirinden ayrılan iki kişi; Güzel ve makam sahibi bir kadın tarafından davet edildiği halde: “Ben Allah’tan korkarım.” deyip bu teklifi kabul etmeyen kimse; Sağ elinin verdiğini sol eli görmeyecek kadar gizli sadaka veren kimse; Allah’ı tek başına zikrederken gözlerinden yaşlar boşanan kimse.”[3]

Bu bilgiler Allah’ın bana kolaylaştırdığı camiden çıkma edepleridir. Onların sayısı üç edeptir. Âlemlerin rabbi Allah’a hamd olsun.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

EVDEN ÇIKMANIN EDEPLERİ

Bir Müslüman evinden çıkarken bu konuda peygamberimizin (s.a.s.) evden çıkarken uyduğu kurallara uyması gerekir. Bu edeplerden bazıları şunlardır:

 

Birinci edep: Evden çıkmadan önce iki rek’at namaz kılmak gerekir:

Bu edep, insanı hatâdan, kötülükten ve belalardan koruyan edeplerden biridir. Çünkü peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:  Evinden çıkarken iki rekat namaz kılarak çık ki; bu namaz, seni bir kötülüğe uğramaktan korusun. Evine girdiğinde de, iki rekat namaz kıl ki; bu seni kötülüğe düşmekten korusun.”[4]

 

İkinci edep: Peygamberimizden kesin olarak rivâyet edilen zikirleri yapmak:

Bu zikirlerden birisi, hadiste rivayet edilen şu zikirdir:  “Peygamberimiz (s.a.s.) evinden çıktığı zaman şöyle diyordu: “Allah’ın adıyla! Allah’a tevekkül ettim. Allah’ım! Ayağımızın kaymasından, şaşırmaktan, zulmetmekten, zulme uğramak-tan, cahillik etmekten veya bize cahillik edilmesinden sana sığınırız.”[5] Başka bir hadiste peygamberimiz şöyle buyurmuştur: “Bir adam evinden çıktığında: “Allah’ın adıyla, Allah’a tevekkül ettim, güç kuvvet yalnız Allah’tandır” derse kendisine: “İşine bak, sana hidayet verildi, kifâyet edildin ve korundun da” denir, ondan şeytan yüz çevirir”. Ona denilir ki; sana yeter, hidayet edildin ve korundun şeytan ondan uzaklaşır, başka bir şeytan diğerine der ki: hidayet edilen, yetinen ve korunan birine ne yapabilirsin?”[6]

 

Üçüncü edep: Allah’ı zikrederken ilk önce göğe bakmak gerekir :

Bu da Ümmü Seleme’nin söylediği şu sözüne dayandırılır: Peygamberimiz (s.a.s.), evimden çıktığı zaman mutlaka gözünü (başını), göğe kaldırarak şöyle diyordu:  “Allah’ım! Sapıtıp veya sapıtmaktan, kayıp kaydırmaktan, zulüm edip ya da zulüm edilmekten, yanlış yapmaktan ya da bana yanlış yapılmasından sana sığınırım.”[7]

 

Bunlar da Allah’ın tespit etmesini bana kolay kıldığı evden çıkma edepleridir. Onların sayısı üç edeptir. Âlemlerin Rabbi Allah’a hamd olsun.

 

 

 

 

[1]  – Müslim, Sahîh, (No: 713) , Bu hadis, Ebû Hamîd’den veya Ebû Üseyd’den rivâyet edilmiştir. Fakat o rivâyette “selam” kelimesi zikredilmemiştir. Ancak Ebû Dâvud’un rivâyetinde “selam” ibaresi zikredilmiştir. Bkz., Ebû Dâvud, Sünen, (No: 465); en-Nesâî, Sünen, 2: 53; İbn Mâce, Sünen, (No: 773); İbn Hibbân, Sahîh, 3: 247-246; el-Beyhakî, es-Sünenu’l-kübrâ, 2: 441-442; ve Ebû ‘Avâne;  el-Elbâni, Sahîhu’l-câmi’, (No: 515) de bu hadisin “sahih” olduğunu belirtmiştir.

[2] – İbnu Mâce, Sünen, (No: 773); el-Hâkim, el-Müstedrek, 1: 207, el-Hâkim bu hadisin “sahih” olduğunu belirtmiştir. Ez-Zehibî de onun bu görüşüne katılmıştır. Diğer hadis âlimleri de bu hadisi Ebû Hüreyre’den rivâyet etmişler; el-Elbânî, Sahîhu’l-câmi’, (No: 514).

[3] – Buhârî, Sahîh,  (No: 660, 1423, 6479, 6806);  Müslim,  Sahîh,  (No: 1031), Bu hadis, Ebû Hüreyre’ den rivâyet edilmiştir.

[4] – el_Bezzâr, Müsned, 1:357 (No: 746)) Bu hadis, Ebu Hüreyre’den rivayet edilmiştir. El-Heysemî,  Mecma’u’z-zevâid, 2: 282 de bu hadisi rivayet edenler güvenilir ravilerdir, demiştir. Bkz., el-Elbânî, Sahîhu’l-câmi’, (No: 505).

[5] – Ahmed b. Hanbel, Müsned, 6: 306; et-Tirmizî, Sünen, (No: 3427), et-Tirmizî bu hadisin “sahîh” olduğunu belirtmiştir; en-Nesâî, Sünen, 8:268; İbn Mâce, Sünen, (No: 3884); el-Hâkim, el-Müstedrek, 1: 519, el-Hakim bu hadisin “sahih” olduğunu belirtmiştir. ez-Zehebî de onun bu görüşünü benimsemiştir. El-Beyhakî, es-Sünnenu’l-kübrâ, 5: 251; İbn es-Sünnî, ‘Amelu’l-yevm ve’l-leyle, (No: 176), bu hadis Ümmü Seleme’den rivayet edilmiştir; el-Elbânî, Sahîhu’l-câmi’, (No: 4708).

[6] – Ebû Dâvud, es- Sünen, (No: 5095); et-Tirmizî, Sünen, No: 3426) et-Tirmizî, bu hadisin “sahîh olduğunu belirtmiştir. En-Nesâî, es-Sünenü’l-kübrâ, 6:26, (No: 9917/5); İbnu’s-Sünnî, ‘Amelu’l-yevm ve’l-leyle, (No: 178), Ve diğer muhaddisler. Bu hadis, Enes’ten rivayet edilmiştir : el-Elbânî, Sahîhu Ebî Dâvud, (No: 4249).

[6] – Tirmizî, Sünen, Da’avât 34, (No: 3422); Ebû Dâvud, Sünen, Edeb 112, (No:  5094);. Bu hadis, Ümmü Seleme’den rivayet edilmiştir; el-Elbânî, Sahîhu Ebî Dâvud, (No: 4248), Diğer “Sünen” sahipleri bu hadisi “ başını kaldırdı” ibaresi olmadan rivâyet etmişler.

[7] – Ebu Dâvud, Sünen,  (No: 5094), Bu hadis, Ümmü Seleme’den rivayet edilmiştir. El-Elbânî, Sahîhu Ebî Dâvud, (No: 4248). Diğer “Sünen” sahipleri “gözleri ile göğe doğru bakması” dışındaki kısmı hariç bu hadisi rivayet etmişler.

 

 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.